|
||
İlkyazı ile MERHABA… | ||
Danışman Gurme | ||
danismangurme@gmail.com | ||
İlk satırlarımla tekrar merhaba ben Ahmet; Yemek yapmayı yemeyi çok seven birisiyim. Bir ara bu yemek yeme ve yapma merakım benim terazide 40’lı yaşlarda 130 kiloları görmeme neden olmuştur. Baktım ki kilolar nedeni ile bazı hastalıklar çıkmaya başladı o zaman boğazıma biraz firen yapmam gerektiğini anladım ve 130 kilodan çok kısa bir sürede neredeyse tek öğün yemek yiyerek 95-100’lü kiloları gördüm şimdi 100-105 Kilo ile bu formu korumaya çalışıyorum. ******************** Her insan yemek yer, bazı insanlar ise yemek yerken tüm duyu organlarını çalıştırırlar, önce yemeklerin kokusunu alırlar burunları bir uyarı sitemini çalıştırır. Sonra yemeğin görselliğine bakarlar. Gözler yemeği görür ve iştahını daha da arttır. Elleri ile hmek isterler dokunurlar. Sonra yedikleri yemeğin yerken çıkardığı sesini duyarlar mesela bir fıstıklı tereyağlı bir baklavanın yerken çıkardığı çıtırtı gibi beş duyu organı birden çalışır. Dilleri ile tadarlar damakları bir hoş tat bırakır. Bu tat bazen beyinlerine öyle bir sinyal verir ki! O yedikleri mekân, gördükleri manzara, yanındaki kişiler, o ortamda duydukları koku her şey bir deklanşörün düğmesine basılmış gibi beyinlerine yer eder o anın fotoğrafı ve filmi kaydedilir. Yıllar sonra o tadı o kokuyu nerede alırlarsa alsınlar bir anda ruhları o mekâna gider. Önemli olan bu duyu organları ile o hissi alabilmektir. Belki bu anın tetiklenmesinin en büyük sebebi o an için çok aç olmamız olabilir. Belki yediğimiz tatların görselliğin ortamın güzel olması olabilir. Her insanın içinde böylesi unutamadığı bir tat mutlaka kalmıştır. ******************** Hani derler ya anne yemeği tadında diye…! Kimsenin yemeği annenin yemeğinin tadını tutmaz. Neden mi? Çünkü ilk tattığımız yemek annemizin yemeğidir. O tat, o koku, anne kokusu ve sevgisi ile birleşince bambaşka bir lezzet alır. Sonra başka yerlerde yediğimiz her yemekte o tadı ararız. ******************** Her zaman ilk yemek yediğim lokantada tedirgin olmuşumdur. Girdiğim lokantada kebap ve ızgara yiyorsam kebabın çiğ halini ve yemeklerin nasıl piştiğini mutlaka görmek isterim. Başkalarını bilmem ama bunları görmek bir nebze olsa beni rahatlatır. Sonra iş damak tadına kalır. ******************** Burada bu tür yemekler ile ilgili yazıları kaleme almak benim uzun yıllardır düşündüğüm bir şeydi belki yoğunluktan beli biraz üşenmekten bu işi erteledim durdum. Burada haftada en az bir lokanta vb. yerlerde yediğim yemekleri anlatmaya çalışacağım. Bence önemli olan bir şeyleri yazabilmek şimdi insanlar yazmak yerine Youtube’de eline kamera alıp video çekmek şimdilerde işin kolayı belki bu modaya bende bir gün uyarım ama şimdilik yazmayı tercih edeceğim. Gittiğim lokantalara haber vermeden bir yemek yiyip, gelip klavyenin karşısına geçip aldığım tadı anlatacağım. Varsa eleştirilerimi yazacağım. Bu eleştiriler kimseyi kırmak için değil, sadece o mekanlarda gördüğüm aksaklıkları hataları ve gördüğüm güzellikleri yazacağım. Kimse küsüp darılmasın. Eleştiri yaptığım lokantalara mutlaka tekrar gidip eleştirilerim düzelmiş mi ya da ne gibi değişiklikler olmuş onları başka bir yazımla tekrar alacağım. ******************* Yıllarca çeşitli milletvekillerine danışmanlık yaptım. Bu nedenle bir isim bulamadığım için. "Danışan Gurme" dedim umarım bu ismi seversiniz. Beğenmediyseniz lütfen yorum kısmında yeni isim önerisinde bulunursanız sevinirim. Bunu ilk yazı olarak kabul ederseniz ikinci yazımı; Konya’da ilk önceleri sanayi dönercisi olan sonra şehir içinde çeşitli şubeler açan bir dönerci üzerine olacak “Bekleyin bakalım yazımı beğenecek misiniz?” |
||
Etiketler: İlkyazı, ile, MERHABA…, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.